Özkan DİKMEN
RİZE’Yİ BEĞENMEDİM(!)

Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Yönetim kurulu toplantısı için bu kez Genel Başkanımızın memleketi Rize’de toplandık. Ne yalan söyleyeyim Rize’yi hiç mi hiç beğenmedim(!)

Durum hemen neresini beğenmedin demeyin. Anlatayım.

İnsanlar birbirleri ile çok yakın hal-hatır soruyorlar, hep gülümsüyorlar ve misafirperverlik üst düzeyde. Beğenmedim. Biraz kıskançlık olmalı, biraz arkadaşının arkasından konuşmuyorlar. Bir arkadaşları herhangi bir alanda yükselmeye başladığında tutup ayağından aşağı çekmiyorlar, üstüne destek olup daha da yükselmesi için çaba gösteriyorlar. Ne öyle bir arkadaşını desteklemek. Tutup çekeceksin aşağıya ki kiminle ‘dans’ ettiğini unutmasın.
Yemeklerini beğenmedim. Ne öyle lokum gibi etler. Katıksız doğal yiyecekler. İnsan biraz yiyeceklere hile katar. Dana eti yerine yaşlı eti pişir pişir pişmeyen hayvanların etini satar. Öyle mis kokulu et kavurma mı olur.
Hele o meşhur dedikleri kuru fasulye ne öyle. Damakta eriyen, lezzetine doyum olmayan kuru fasulye mi olur. Kuru fasulye dediğin çatır çatır pişmemiş olacak. Yerken suratın buruşacak. İnsanın kuru fasulye yerken suratında bir mutluluk ifadesi olur mu?
Tutmuşlar bir de neymiş efendim dünyanın sayılı organizasyonlarından birini Rize’ye aldırmışlar. UTMB yarışları. Yani Araba yarışlarında Formula 1 neyse, UTMB doğa yarışları da öyleymiş. Başka işiniz mi yok kardeşim böyle büyük organizasyonları Rize’ye getirin tüm dünyanın konuştuğu bir kent haline geliyorsunuz. Beğenmedim. Nasıl yarış o öyle. Sahilde elde çekirdek yerleri kirleterek ve daha dedikodu yaparak gezinmek varken insanları ne öyle dünyanın en güzel doğa harikalarından birine getirip koşturuyorsunuz.
Ne o öyle anlata anlata bitiremedikleri Ayder Yaylası ve Fırtına Vadisi. Hele onları hiç beğenmedim. Böyle doğal güzellik mi olur. İnsanın öyle hayranlıkla baktığı, baktıkça aşık olduğu doğal güzellik olmaz. Hiç beğenmedim. Öyle doğal güzellik dediğin, evinin bahçesine iki ağaç dikeceksin ve yapay küçük bir gölet ve içinden iki taş üstünden akan su. Al sana doğal güzellik.
Hele yöneticiler hiç işlerini yapmıyor(!) daha bir hafta önce büyük bir felaket olmuş, dünyanın en büyük organizasyonunu iptal edip deri koltuklarında oturmak varken büyük bir özveri ile afetin yaralarını üç günde sarıp yarışa hazırlamışlar. Böyle yöneticilik olmaz. İptal etme konforu varken ne işin olur uğraşacaksın. Valisinden belediye başkanına hiç beğenmedim yaptıkları çalışmaları. Metrekareye 350 kilo yağan yağmurda ne ki. Daha 5 kilo yağmadan iptal etmek gerekirdi. Hele bir de tutmuşlar erken uyarı sistemi ile insanları o devasa alanda tek tek uyararak tahliye etmişler. Mesai gözetmeden yaşam kurtarma derdine düşmüşler. Oysa felaket olduktan sonra KADER diyerek çok da güzel açıklamalar yapar mikrofonlara konuşabilirlerdi. Olmamış, beğenmedim. Devletin tüm kurumlarını bir arada organize bir şekilde çalıştıran valiyi hiç beğenmedim. Böyle valilik olmaz. Otur oturduğun yerde. Felaket gelip geçsin sonra çıkıp anlatırsın kurtarma çalışmalarını. Öyle felaket olmadan önce önlem mi almak olurmuş.

Velhasılı kelam Karadeniz’in güzel illerinden birisinde hafta sonumuzu geçirdik. Genel Başkanımız Dr. Süleyman Basa ve BHA Genel Müdürü Muhammet Kaçar güzel bir ev sahipliği yaptı. Karadeniz’in her tarafı olduğu gibi Rize’nin de kendine has güzelliklerini görme fırsatımız oldu.

Tabi ki, beğendim, tabi ki müthiş doğası ve insanıyla bir adım öne çıkan bir kent. Yeniden buluşmak dileği ile.

Yayınlanma Tarihi : 2025-9-29 12:59:05
Okunma Sayısı : 186