Özkan DİKMEN
ÖLDÜRMEK İÇİN ISRAR EDENLER!


ÖLDÜRMEK İÇİN ISRAR EDENLER!

 

Cinayetin çeşitli şekilleri vardır. Ancak şekli şemali ne olursa olsun sonuçta bir insan hayatı söz konusu. Burada ise milyonlarca insanın hayatı söz konusu. Yani cinayetin ağa babası.

Marmaraereğlisi ilçesinden bahsediyoruz. Oraya yapılması düşünülen ve binlerce insanın imzasının hiçe sayıldığı, sağlık koşullarının yerine getirilmediği bir düzenden bahsediyoruz. İlla termik santral yapılacak. Yapmak istiyorlar. Sebebi ise daha çok kazanmak. Dünyanın en zengini olmak. Yani ülkenin en zenginlerinden birisi olmak yetmiyor. Dünyanın en zengini olmak daha önemli. Bunun için de milyonlarca insan ölecekmiş kimsenin umurunda değil.

Bu düşünce, yani para kazanmak adına milyonlarca insanın ölümünü önemsememek, umursamamak, ancak ve ancak Siyonist zihniyette oluyor. Yani dünyayı yönetmek isteyen, tek dünya devleti kurmak isteyen yahudi zihniyeti bu düşüncede. Zaten bazı kaynaklarda bu insanların dünyadaki bazı düzenleri değiştirmek adına milyonlarca insanı öldürebilmiş zihniyette sahip kişiler olduğunu gösteriyor.

Ancak bu tarafa gelince sözde Müslüman olan bu iş adamlarının yaptıkları veya yapmak istedikleri de çok farklı görünmüyor. Yani o zaman düşünüyorsun, Müslümanlıkta insan hayatını hiçe saymak var mı? İnsanları bile bile ölüme yollamak var mı? Yoksa insan kazanmak ve insanların yaşamlarını sağlıklı ve mutlu sürdürebilmesi için çaba göstermek mi daha doğru.

İşin özeti, insanları öldürmek için ısrar etmekten başka bir şey değildir, güzelim memlekete kömürlü termik santral yaptırmak veya ardından asit yağmurlarına neden olacak cam fabrikasını yapmak. Çok para kazanmak adına insan ölümlerine göz yummak hiçbir vicdana sığmaz. Ya bu yatırımcılarda vicdan yok, ya da Müslüman değiller. Ya da insan değiller diyeceğim de, demiyorum. Herhalde onlar da yapılan bu yanlıştan mutlaka döneceklerdir. Mutlaka doğru yolu bulup, bu tür yatırımları turizmi olmayan, insanlara etki etmeyecek alanlarda yaparlar.

Marmaraereğlisi gibi şirin ve kendi halinde bil bölge. Ciddi anlamda turizm potansiyeli var. Özellikle tarihi geçmişi ile neredeyse Türkiye’nin en önemli bölgesi. Hal böyle olunca insan ‘neden’ diye sorası geliyor. Neden Marmaraereğlisi’ne bu kötülüğü yapıyorsunuz? Neden buradaki insanları öldürmek için çabalıyorsunuz? Ereğli’ye ne yapmak istiyorsunuz? Neden hali hazırdaki mevcut işinizi doğru düzgün yapmıyorsunuz? Bakın halen limandan hareket eden hurda yüklü tırlarınız tonaj kontrolünden geçmiyor. Trafik kontrol ediyor mu? Ayrıca bu araçların kasalarının üstü örtülmesi gerekiyor ki açıkta taşınan hurdalar bazen yola dökülüyor ve ciddi kazalar meydana geliyor. Can ve mal güvenliği yok. Neden limana indirilen kömür tozlarını doğru düzgün muhafaza etmiyorsunuz? Marmaraereğlisi ciddi derecede rüzgar alan bir bölge olması nedeniyle bu kömür tozlarının insan sağlığına ne kadar zarar verdiğini neden görmüyorsunuz?

Siz limanı yapıp hurda ve kömür tozu taşımaya başladığınızdan bu yana kanser vakaları arttı, bunun nedenini neden kendinizde görüp bir önlem almıyorsunuz? Ama bunlar sizin için önemli değil, sizin için önemli olan başkan kendi binasına yarım metre fazla balkon çıkmış, o daha önemli. (Müfettiş raporuyla öyle bir çıkıntı olmadığı ortaya çıktı. Yalan haber) Başkan tarihi alan üzerine benzin istasyonu kurmak istiyormuş daha önemli değil mi? (Başkan o istasyonu kurmadı ve tarihi alan zaten imar dışında. Kendileri ise tarihi alan üzerine değil, tarihin tam üzerine koskoca liman yaptılar. Bu konudaki kaynak eski Müze Müdürü Mehmet Akif Işın’dır)

Yani ‘ele verir talkımı, kendi yutar salkımı’. Tam da bu atasözünden hareketle önce kendin ne kadar düzgünsün ona bakacaksın, sonra başkalarına b.k atmaya çalışacaksın. Yurt dışına bedava gezi yaptırdığın adamlarla bu işler olmayacağını da anladın da, başka satılık adam bulamıyorsunuz o kötü…. Çünkü gazeteciyim diyen adam yanlışta olsa inandığı doğrunun peşinde gider. İki kuruş kazanmak için yalan haberlerin peşinde giderek şaklabanlık yapmaz. Bazen denk geliyor izliyoruz, ben komediyi severim. 

Yayınlanma Tarihi : 2017-07-20 17:16:05
Okunma Sayısı : 1118
reklam yan

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları